İKSV tarafından, VitrA sponsorluğunda ve T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı desteğiyle düzenlenen 5. İstanbul Tasarım Bienali, pandemi önlemleri kapsamında farklı formatları bir araya getiren yeni yapısıyla 15 Ekim’de başlıyor. Mariana Pestana küratörlüğünde gerçekleşen ve Empatiye Dönüş: birden fazlası için tasarım başlığını taşıyan bienalde farklı ülkelerden ve disiplinlerden katılımcıların projeleri sergi mekânlarında, İstanbul sokaklarında ve dijital ortamda ziyaretçilerle buluşmaya hazırlanıyor.
“Empatiye Dönüş: birden fazlası için tasarım”
Günümüzde empati sözcüğünü başka insanlarla kurulan bir bağı anlatmak için kullanıyoruz. Oysa terimin orijinal anlamı hislerin nesnelere ve doğal yaşama aktarılmasını vurguluyordu. 5. İstanbul Tasarım Bienali empatinin kökenine iniyor, tasarımın mekânları, peyzajları, mikroorganizmaları, diğer türleri ve birbirimizi “duyumsamamızı” sağlayan araçlarla bizi nasıl bir araya getirdiğini inceliyor.
5. İstanbul Tasarım Bienali’nin üç bölümü
ELEŞTİREL YEMEK PROGRAMI
Bienalin Eleştirel Yemek Programı başlıklı ayağı, her hafta bir bölümü yayımlanacak videolardan oluşuyor. Her biri farklı bir uygulamacı ya da düşünür tarafından sunulacak bölümler, yiyecek alışverişi, tedariki ve tüketiminin günümüz kültürünü etkileyen ekolojik, ekonomik ve jeopolitik koşullarla nasıl ilişkili olduğunu sorguluyor. Mutfaktaki mikroplardan tarımın değiştirdiği peyzajlara, bireysel el hareketlerinden yemek masalarındaki toplu buluşmalara dek uzanan farklı konuları irdeleyecek videolar, bir tasarım biçimi olarak yiyeceğe dair karmaşık, çok ölçekli bakış açıları sunuyor.
Eleştirel Yemek Programı’nın ilk bölümü bienalin açılış tarihi olan 15 Ekim 2020’de çevrimiçi olarak yayımlanacak.
KARA VE DENİZ KÜTÜPHANESİ
Bölgedeki ekonomik ve çevresel direnç için yeni araçlar ve sistemler oluşturmak adına Akdeniz havzasında araştırmalar yapan tasarımcılar ve düşünürlerin projelerinden oluşan bir seçki, Kara ve Deniz Kütüphanesi başlığıyla ARK Kültür’de sergileniyor. Araştırma, özen ve aktivizmden yola çıkan bu pratikler, gıda üretiminin daha az göz önünde olan ağlarına dikkat çekerek toprak ve suyla kurduğumuz ilişki ışığında yetki alanlarını yeniden düşünmek için tasarımı kullanıyor. Bu girişimlerin gelişimine destek veren bienal, projeleri 15 Kasım 2020’ye dek Kara ve Deniz Kütüphanesi’nde ziyarete açacak. 2021 boyunca devam edecek projelerle ilgili gelişmeler bienal kanallarından duyurulacak.
YENİ YURTTAŞLIK RİTÜELLERİ
Rastlaşmaların yeni türlerini araştıran, farklı toplulukların ev sahipliğinde gerçekleştirilecek bu “müdahaleler”, işbirliği yapılan kurum ve kuruluşlarla yapılan anlaşmalara bağlı olarak değişen biçim ve zamanlarda İstanbul’un farklı noktalarında gerçekleştirilecek. Ortak yemek pişirme araçlarından bahçelere ve oyun alanlarına dek uzanan, kent ve sakinleri için güvenle bir arada olmayı, yeniden bağ kurmayı, özen göstermeyi öne çıkaran deneyimler sunan bu projelerin onarıcı bir yanı olacak. Kentin sokaklarına ve Pera Müzesi’ne yayılan, insanların yanı sıra kuşları, yıldızları, bitkileri ve mikroorganizmaları kapsayan bu projeler, farklı bedenlerin farklı ölçeklerde etkileşimlerine sahne olacak.
Film gösterimleri ve uydu projeler
Bienal, ağırlıklı olarak açık havada gerçekleştirilecek bu müdahalelerin yanı sıra Empati Seansları adıyla empati kavramını genişleten film gösterimlerine ve işbirliği yapılan kültür kurumlarıyla birlikte geliştirilecek uydu projelere sahne olacak.
Bienal aynı zamanda Berliner Festspiele / Immersion işbirliğiyle Yeni Sonsuzluk programını sunacak.
Küratörün metni için tıklayın.